Bu Blogda Ara

Cuma, Mayıs 29, 2009

vesikalık

vesikalık konuşuyoruz
vesikalık
vesikalık cümlelerimiz
kelimelerimiz hep kravatlı
saçlarını taramışız aklımızdakilerin
hisleri ütülü gömleklerle örtülü
onca şıklığın ardında kaybolmuş
boyalı potinleri giyinmiş hevesli
ama bir o kadar çekingen
bir o kadar suskun, şaşkın
vesikalık duruşumuz,
yutkunarak yaşıyoruz
şimdi öyle uzaklarda kaldı ki,
öyle gözlerimizin ardında,
kabuğuna çekilmiş, tedirgin bekleşir,
gülüşümüz, ağlayışımız..
vesikalık bakınıyoruz..
rafa kaldırmışız herşeyimizi
nasıl yorulmuşsak artık
mecalsiz kucaklaşmalarımız öyle
şuradan şuraya koşamıyoruz
terlemeden yaşama derdi edinmiş
fiyakası bozulmasın diye telaşlı
mahcup, geçirmiş sırtına kibarlığını
vesikalık yürüyoruz..
pijamalarımız yırtılmış
ve annelerimizin elleri kadar kayıp
dikiş iğnelerimiz..
kimbilir nerede düşürdük bunca şeyi
nerede kaygısız kahkahalarımız,
yapraklarımızın yeşilliği nerede,
tuzlu çöreğin tadı,
şafak vaktinin erkenliği,
kokusu birşeyleri sevmenin,
bir uçurtmaya bile sevinmez mi insan
gülemiyoruz
ağlayamıyoruz da
vesikalık yaşıyoruz..
vesikalık...

Hiç yorum yok: